Evet, doğru duydunuz, ne istediğimi bilmiyorum ben. Ama sizin bilmediğiniz bir şeyi biliyorum:) Çoğu insan ne istediğini bilmiyor! Bu soru o kadar uzun zamandır insanlığın peşinde ki inanın bana yalnız değilsiniz. Her günün sonunda ve gün başlarken kafamızda bu soruyla başlıyoruz: Ben ne istiyorum yahu?
Çok iyi bir işimiz, eşimiz, çocuğumuz olabilir ama yine de başka şeyler istiyor olabiliriz, yetmiyordur. Ya da aşık olmak isteyip de olamıyorsunuzdur, nasıl birini istediğinizi bilmiyorsunuzdur, nasıl bir işte çalıştığınızı, nelere yeteneğiniz olduğunu, nerede yaşamak istediğinizi, ne yapmak istediğinizi bilmiyor musunuz?
Ee, kim biliyor o zaman? Ne zaman bileceğiz?
Yaklaşık 500 kişiyle yaptığım görüşmeler sonunda en çok sorulan sorunun ne olduğunu biliyor musunuz? “Gizem sanırım ne yapmak istediğimi bilmiyorum.” Görüşmelerimizde de size sihirli bir değnekle ne istediğinizi söylemeyeceğim, hayır. Bunu sizin kendi kendinize keşfetmeniz gerek. Ben sadece orada durup size sorular soruyorum, bazen saçma, bazen zor, bazen de alakasız ama kendi içinde alakalı olan.
Ailenizle ya da çevrenizle sorunlarınız mı var? Sizi anlamıyorlar mı? Sizi illa ki bir kalıba sokup, kurumsal bir iş, emeklilik, evlilik ve toruna doğru giden o garantici hayata mı sürüklüyorlar? Çok mu beklentileri yüksek? Ne yaparsanız yapın bu beklentileri dolduramayacaksınız emin olun. O yüzden biraz da oksijen maskesini kendinize takma vakti geldi de geçiyor. (uçak düşmüyor ama düşen uçakta o maskeyi yanınızda kim olursa olsun önce sizin takmanız gerekiyor değil mi?)
Şimdi kendinize izin vererek şu soruları sormanızı istiyorum. Benim bu hayattaki amacım nedir? Ben neden buradayım? Ne yapmak istiyorum? Peki neden yapmıyorum? Yapamıyorum? Beni engelleyen en büyük şey nedir? Yaparsam nasıl hissedeceğim? Bir an kendinizi o herşeyi yaparkenki ruh halinizde hissetmenizi istesem? Çok mu zor? Hadi rahatlayın biraz, kendinizi şarj edin.
İnsanın kafası karışık, kızgın, düşlere dalmışsa ya da kaçış yolları arıyorsa önemli olan şey, gerçek nedeni bulmaktır, bin bir bahaneyle sığınacak akılcı şeyler bulmak değil. İçimizden gelen sese kulak vermemiz gerekir. Bu ses oldukça çabuk neden böyle huzursuz, üzgün ya da kızgın olduğumuzu söyler.
Şimdi ne istediğinizi bulabilmeniz için küçük adımlarla başlayalım ne dersiniz?
1. Çocukken ne olmak istiyordunuz?
Hepimizin çocukluk hayalleri vardı. Ve onlardan bir zaman vazgeçtik. Şimdi sizden bunu hatırlamanızı rica ediyorum. 5 yaşındaki halinize gidin lütfen. Ne yapıyor o çocuk? Ne olmak istiyor?
2. Şu an yaptığınız işi seviyor musunuz?
Hayat koşullarından, ekonomik kaygılardan, etrafımızdakiler bizle guru duysun diye, ya da yapacak başka bir alternatifimiz olmadığından, …..gibi gibi gibi sebeplerle şu an bir işte çalışıyoruz. Peki yaptığınız işi, bulunduğunuz yeri, yöneticinizi, çalışma arkadaşlarınızı seviyor musunuz?
3. Yapmaktan keyif aldığınız şeyler neler?
Cuma günü işten çıktınız, haftasonunda neler yapıyorsunuz? Tatilde neler yapmaktan keyif alıyorsunuz? Yaparken zamanın nasıl geçtiğini anlamadığınız aktiviteler neler? Hadi bunları hatırlayalım birlikte. Minimum 8 şey yazmanızı rica ediyorum.
4. Yetenekleriniz neler?
Cuma günü işten çıktınız, haftasonunda neler yapıyorsunuz? Tatilde neler yapmaktan keyif alıyorsunuz? Yaparken zamanın nasıl geçtiğini anlamadığınız aktiviteler neler? Hadi bunları hatırlayalım birlikte. Minimum 8 şey yazmanızı rica ediyorum.
5. Kısıtsız kaynağınız olsa neler yapmak isterdiniz?
Burada biraz uçmanızı istiyorum, para, zaman, aile, yaş kısıtlarınızı kaldırın. Hayal edin. Yaratın. Sınırsız düşünmeye zorlayın kendinizi. Nelere yeteneğiniz var? (Bu sorunun cevabı olarak resim, müzik vs beklemiyorum. Mesela benim yeteneğim “dinlemek”, siz de saçma da olsa aklınıza gelen her şeyi yazın lütfen)
6. Peki yapmak istediklerinizin önündeki engeller neler?
Ee tabii ki hayat kuşlar çiçekler böcekler değil. Yapmak istediklerimizi yapamamızın da sebeğleri var. Ama nolur “para” yazıp bırakmayın. Daha çok çevre koşullarına odaklanın tamam ama kendinize de sorun lütfen. Neden yapmıyorum?
Şimdilik sadece bu 6 soruyu cevaplamanızı istiyorum. Ama kağıt kalem kullanarak yazın lütfen, beyin el koordinasyonumuz klavyeyle değil de kağıda yazarken daha bir aktif oluyor, daha çok hislerimizle bağlantıya geçiyoruz.
Cevaplarınızı bana gönderebilirsiniz, birlikte analiz edebiliriz. Tek yapmanız gereken web sitemden yüzyüze, online ya da telefonla randevu almak o kadar(cık) ya da gizemsahan@gizemsahan.com a mail atabilirsiniz.
Düşünsenize, herkes hayallerini gerçekleştirebilse bu dünya nasıl bir yer olurdu? Biz düşünelim, düşünmek çok güzel şey ama aksiyonsuz düşünme değişim yaratmaz, hadi kolları sıvama vakti! Size güveniyorum, yapabilirsiniz:)
PS: Blogumda bu yazıyı çok eskilerden sevdiğim bir şarkıyla dinleyebilirsiniz. The White Stripes – I Just Don’t Know What To Do With Myself. Keyifli haftasonu dilerim:)
Sevgilerimle,
Gizem